Sosyal Medya

Makale

Mısır’da da seçim olsaydı...

tarihinde yayınlandı.

Arap Baharı’nın ilk kıvılcımının yandığı Tunus’ta seçim oldu ve “Ä°slamcı” Nahda Hareketi ikinciliÄŸe düÅŸtü, Batı’nın desteklediÄŸi Nida Partisi yüzde 38 oyla birinci oldu. 

Nasıl karşılamalı bu sonucu?

Ä°yi, halk iradesi böyle tecelli etti. BaÅŸka ne denebilir? Türkiye’deki laikçi muhitler Nahda’nın kaybetmesini sevinçle karşıladılar, Tunus haberleri, laikçi medyaya sevinç refleksleri ile yansıdı. Ben Nahda’nın baÅŸarılı olmasını isterdim ama, demokrasi zaten böyle bir ÅŸey, halkın çoÄŸunluÄŸu kimi tercih ederse, yönetime o gelir, kaybedenler de daha sonra kazanmanın çaresini ararlar. Nahda da kendi içinde bir deÄŸerlendirme yapıp, “Neden böyle oldu?”yu deÄŸerlendirecektir.  

Tunus gibi Mısır da, Arap Baharının yaÅŸandığı ülkelerden birisi idi. Orada da Hüsnü Mübarek halk hareketi ile devrildi, sonra seçimler yapıldı ve Mursi liderliÄŸindeki Ä°hvan- Müslimin iktidara geldi. Ama Mısır’da halkın oylarıyla iktidara gelen Mursi, binlerce kiÅŸinin hayatını kaybettiÄŸi kanlı bir askeri darbeye maruz kaldı, iktidardan düÅŸürüldü, hapse atıldı, hakkında kendisi gibi binlerce Ä°hvan mensubu ile birlikte idam cezası verildi.

Åžimdi iktidarda darbeci General Sisi var.

Sisi’nin darbesi, Amerika tarafından “demokrasiyi kurtarma” gerekçesiyle meÅŸrulaÅŸtırıldı.

Sisi sonra BaÅŸkanlık seçimi yaptırdı ve kendini seçtirdi. Yani darbeyi, yine seçimle meÅŸrulaÅŸtırmak istedi.

Mısır, halen 1960 sonrası Türkiye’sinin darbe iklimini yaşıyor. Bizde BaÅŸbakan ve iki bakan idam edilmiÅŸ ve Türkiye siyaseti, on yıllar boyunca bu idamların gölgesinde kalmıştı, Mısır’da, Türkiye’den 50 yıl sonra daraÄŸacı gölgesi siyaset üzerine düÅŸmeye devam ediyor.

Herkes biliyor ki Amerika istemeseydi, Sisi Mısır’da darbe yapamazdı.

Herkes biliyor ki, Amerika meÅŸrulaÅŸtırmasaydı, Sisi Mısır’da ayakta kalamazdı.

Onun için Mısır darbesinin günahının büyük kısmını Amerika taşıyor.

Suriye bataklığına gelince orada da Amerika’nın açık günahı var. Letonya - Estonya dönüÅŸü sayın CumhurbaÅŸkanı’nın dediÄŸi gibi Suriye bu hale “Batı’nın - en baÅŸta Amerika’nın- Esed devrilirse yerine kim gelir?” sorusuna “Ya Ä°hvan gelirse” cevabını vermesi ve bunu istememesi sebebiyle gelmiÅŸtir. Oysa Türkiye bu soruyu her zaman “Suriye halkı kimi seçerse o gelir” gibi yalın bir cevapla cevaplandırmış, ancak, Batı dünyası - baÅŸta Amerika- OrtadoÄŸu halklarının bu irade beyanına razı olmamıştır.

Cezayir’de 1992’de, Ä°slami Selamet Cephesi - Partisi böyle mukabele görmüÅŸ ve darbeci Buteflika’nın yolu açılmış, ardından 250 bin insanın katledildiÄŸi bir kaos ortamı oluÅŸmuÅŸtur.

Suriye’de de son üç yılda 200 bini aÅŸkın insan böyle bir Batı tavrının kurbanı olarak hayatını kaybetmiÅŸ, milyonlarca insan da, ülkesini, - ÅŸehrini terketmek zorunda kalmıştır.

Mısır örneÄŸinde ayrıca, eline silah almamış olan Ä°hvan-ı Müslimin’in terör örgütü olarak damgalandığı bir saçmalığın içine girilmiÅŸtir. Bir yanda IŞİD, bir yanda Ä°hvan, ikisi de terör örgütü öyle mi?

Amerika’nın ve Batı’daki bazı odakların, Ak Parti liderliÄŸinin, bu Batı tavrı karşısındaki sorgulayıcı duruÅŸundan rahatsız olduÄŸu da açık. Ak Parti’ye dönük rahatsızlık “ondan kurtulma” iradesine kadar varıyor mu, Türkiye sınırlarında yaÅŸananlarda bu iradenin yansımaları mevcut mu, sayın CumhurbaÅŸkanı’nın “Üst akıl” dediÄŸi ÅŸey, bu irade ile mi alakalı, bugün bütün bunlar, Türkiye’de herkesin midesini bulandıran sorular halinde.

OrtadoÄŸu’nun bir bataklığa döndüÄŸü açık ve bu bataklığın oluÅŸmasında, Amerika’nın da, Batılı müttefiklerinin de yoÄŸun etkisi var.

Oyunun aktörleri bu toprakların insanları gibi gözüküyor, ama oyun kurucular bahsinde küresel aktörleri görmemek safdillik olur.

Tunus seçimlerinden yola çıktık. Çok basit bir soru soracağım: Mısır’da da seçimlere kadar sabredilseydi, Sisi denen adam, devlet baÅŸkanı olmak istiyorsa istifa edip seçimlere girseydi, seçimlerde Mursi’yi düÅŸürebilecekse düÅŸürseydi, Sisi olmayacaksa bir baÅŸka “Batıcı laik lider” seçime girip Mursi’yi düÅŸürseydi...

Niye buna razı olunmadı da darbe tercih edildi? Niye?

Acaba Mısır halkına mı güvenilmedi?

Sisi’nin darbe yaptıktan sonra girdiÄŸi seçimlerde aldığı yüzde 90 küsur oyun alınamayacağına mı inanıldı?

“Esed devrilirse yerine kim gelir?” sorusu ise Suriye halkına güvensizlik sergileyenler, Sisi’ye darbe yolu açarken de Mısır halkına güvensizliÄŸi mi ifade etmiÅŸ oldular?

Yani aranan demokrasi değil, kullanılacak adamdan mı ibaret?

Ve uygulanan politika, “Varsın bataklık olsun, varsın darbe olsun, varsın ölümler olsun, ama bizim çıkarlarımızı sorgulayanlar asla olmasın” politikası mı?

STARHABER

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.